Mavi Gözlü Dev” Nazım Hikmet, 25 Temmuz 1951’de Demokrat Parti (DP) iktidarında Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşlığından çıkarıldı.
Bu olaydan 74 yıl sonra Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), şair Nazım Hikmet’e ait olduğu değerlendirilen çizim, el yazısı ve imzayı taşıyan arşiv belgesini kamuya açtı.
MİT’in paylaştığı arşiv belgesinde, Nazım Hikmet’in imzası ile birlikte “1950” tarih notu ve Nazım Hikmet’in “Davet” şiirine ait dizeler yer alıyor. Şiir, 1935 yılında Moskova’da yazıldı.
“BU MEMLEKET BİZİM”
Şiir şu şekilde:
Dörtnala gelip Uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benzeyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim…
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşcesine,
bu hasret bizim…
NAZIM HİKMET KİMDİR
Nazım Hikmet Ran, 15 Ocak 1902’de Selanik’te doğdu. Türk edebiyatında serbest ölçünün öncülerinden olan şair, aynı zamanda sosyalist kimliğiyle tanındı. Moskova’da eğitim gördükten sonra Türkiye’ye dönerek edebi çalışmalarına ve politik faaliyetlerine devam etti. Şiirleri, toplumcu gerçekçi anlayışın güçlü örnekleri olarak kabul edildi. Siyasi düşünceleri nedeniyle defalarca hapis cezasına çarptırıldı ve 25 Temmuz 1951’de vatandaşlıktan çıkarıldı. Eserleri birçok dile çevrildi ve dünya çapında tanındı. “Kuvâyi Milliye Destanı”, “Memleketimden İnsan Manzaraları” gibi yapıtları edebiyat tarihinde önemli yer tuttu.
VATANDAŞLIKTAN ÇIKARILDIKTAN SONRA NE YAPTI
Nazım Hikmet, Türk vatandaşlığından çıkarılınca vatansız duruma düşmesinden sonra, büyük dedesi Mustafa Celaleddin Paşa’nın memleketi olan Polonya’nın vatandaşlığına geçerek Borzecki soyadını aldı.
Nazım Hikmet, vatandaşlıktan çıkarılmasıyla ilgili, “Hey gidi dünya– çıkarılmışım. Beni Türklükten, halkımın evlâdı olmaktan, milletime ölümsüz bağlı bulunmaktan kimse, hiçbir kuvvet çıkaramaz, ayıramaz” açıklamasında bulundu.
Nazım, daha sonrasında Sovyetler Birliği’ne yerleşti. Moskova’yı merkez olarak kullanarak Doğu Avrupa ve sosyalist ülkeler arasında seyahat etti. Dünya Barış Konseyi çalışmalarına katıldı, uluslararası barış hareketlerinde aktif rol aldı. Şiirlerini yurt dışında yayımlamaya devam etti ve “Memleketimden İnsan Manzaraları” gibi önemli eserlerini bu dönemde tamamladı. Türkiye’ye dönme isteği olsa da siyasi koşullar nedeniyle bu mümkün olmadı. Hayatının sonuna kadar sürgünde yaşadı ve 3 Haziran 1963’te Moskova’da hayatını kaybetti.
2009’DA YENİDEN TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞI OLDU
2009 yılının 5 Ocak günü “Nazım Hikmet Ran’ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkartılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürürlükten kaldırılmasına ilişkin önerge” Bakanlar Kurulunda imzaya açıldı. Bakanlar Kurulunun 5 Ocak 2009 tarihinde aldığı bu karar 10 Ocak 2009 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlandı ve Nazım Hikmet Ran 58 yıl sonra yeniden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oldu.